Masdarın ifade ettiği işin çok yapıldığını, abartıyla yapıldığını veya daima
yapıldığını ifade eden kelimelere mübâlağa-i fâ’il denilmektedir. Bunlar fiilde
ifade edilen iş ve hareketin çok veya sıklıkla, mübâlağa ile, devamlı olarak
yapıldığını ifade etmektedirler. Osmanlı Türkçesinde sıkça kullanılan vezinleri
aşağıda gösterilmiştir:
Fa”âl فعال : Bu vezinde ortadaki elif ( ا) harfi ekleme harftir.
سياحت seyâhat > سياح seyyâh “çok gezen, gezgin”
خلق halk “yaratma” > خلاق hallâk “daima yaratan, Allah”
مكر mekr “hile” > مكار mekkâr “çok hileci”
كذب kizb “yalan” > كذاب kezzâb “çok yalan söyleyen”
رزق rızk “rızık” > رزاق rezzâk “devamlı rızık veren, Allah”
موج mevc “dalga” > مواج mevvâc “çok dalgalı”
Bu vezindeki bazı kelimeler mübâlağa manası taşımayıp meslek isimleri
yaparlar. Türkçeye yerleşmiş olan bu gibi kelimelerden bazılarında çift
(şeddeli) ünsüzler tekleşir:
حمال hammâl “hamal”, قصاب kassâb “kasap”, بقال bakkal, دلاك dellâk “tellâk,
keseci”, بواب bevvâb “kapıcı”, عطار attâr “aktar”, صياد sayyâd “avcı”, حلاق
hallâk “berber”, جراح cerrâh “operatör doktor” vs.
Fa’ûl فعول : Bu vezinde ortadaki vav ( و) harfi ekleme harftir.
جسارت cesâret > جسور cesûr “çok cesaretli”;
صبر sabr > صبور sabûr “çok sabırlı”;
جهالت cehâlet > جهول cehûl “çok câhil”;
ولادت vilâdet “doğum” > ولود velûd “doğurgan, üretken”;
عناد inâd > عنود anûd “çok inatçı”